MUHTEŞEM KARADENİZ & BATUM TURU
AMASYA, SAMSUN, ORDU, BOZTEPE, GİRESUN, TRABZON, ZİGANA, AYDER,
RİZE, UZUNGÖL, BORÇKA, KARAGÖL, BATUM
Pegasus Havayolları İle
02 – 23 Temmuz & 05 - 26 Ağustos, 16 Eylül Hareket
5 Gece 6 Gün
1.Gün: Amasya, Arkeoloji Müzesi, 2. Beyazıt Külliyesi, Yeşilırmak, Kral Mezarları, Şehzadeler Parkı, Ferhat ile Şirin Su Kanalları, Samsun
Karadeniz Turumuzun bu gününde, Ankara Havalimanı’nda bizleri bekleyen rehberimiz ve kaptanımız ile buluştuktan sonra Amasya’ya doğru hareket ediyoruz. Yol üzerinde Sungurlu’daki tesisimizde vereceğimiz yemek molasının ardından, Şehzadeler Kenti Amasya’ya doğru hareket ediyoruz. Amasya’daki ilk durağımız Mumyalar Müzesi olarak da bilinen Amasya Arkeoloji Müzesi olacak. Müzede Hitit, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı Dönemleri de olmak üzere toplam 13 ayrı medeniyetin eserleri sergilenmektedir. Rehberimiz eşliğinde müze gezimizin ardından Amasya’da şehzadelik yapmış ve Osmanlı’ya padişah olmuş sultanlarımızdan, 2. Bayezid’in talimatıyla yaptırılmış olan 2. Beyazıd Külliyesi’ni ziyaret ediyoruz. Külliye içerisinde paratoner olarak kullanılmış çınar ağaçlarını, o dönemde Payitaht İstanbul’u merak eden, ama oraya gidemeyen Amasyalılar için İstanbul siluetinin çizildiği tarihi şadırvanı, kapı girişlerindeki deprem taşlarını ve camiinin içini gördükten sonra Yeşilırmak kıyısına iniyoruz. Yeşilırmak kıyısında yer alan Kral Kaya Mezarlarının hikayesini rehberimizden dinledikten sonra onları panoramik olarak fotoğraflıyoruz. Yeşilırmak kıyısı boyunca yerleştirilmiş olan Padişah büstleri ile şehrin dokusu zenginleştirilmiştir. Şehzadeler parkında yapacağımız yürüyüş sonrası, aşkları dillere destan olmuş Ferhat ile Şirin’in efsanesinde, Ferhat’ın Şirin için deldiğine inanılan su kanallarını göreceğiz. Rehberimizden bu güzel hikayeyi de dinledikten sonra Samsun’a hareket ediyor ve otelimize yerleşiyoruz. Konaklama ve akşam yemeği otelimizde.
2.Gün: Ordu, Boztepe, Giresun, Fındık Alışverişi, Trabzon, Atatürk Köşkü, Ayasofya, Maçka, Zigana Dağı
Karadeniz Turumuzun bu gününde, rehberimizin belirleyeceği saatte uyanıyor ve yepyeni bir güne merhaba diyoruz. Otelimizde alacağımız açık büfe kahvaltımızın ardından, Fidangör Caddesi ve Boztepe’si ile meşhur Ordu’da, sizleri Teleferik Park’ta serbest bırakıyoruz. Bu vakitte dileyen misafirlerimiz Fidangör Caddesi’nde gezebilir, dileyenler sahilde yürüyüş yapabilir, dileyenler ise rehberimizin refakatinde Boztepe’ye çıkabilirler. (Ekstra) Boztepe’ye çıkacak misafirlerimizin göreceği manzara ise tek kelimeyle inanılmaz. Samsun’dan Trabzon’a kadar bütün sahili ayaklarınızın altına alacağınız ve engin denizi iliklerinize kadar hissedeceğiniz bu manzarayı kesinlikle fotoğraflamalı ve sosyal medyada paylaşmalısınız. Ordu gezilerimizin ardından doğuya doğru seyahatimizi sürdürüyor ve Giresun’a ulaşıyoruz. İsmini antik çağdaki Kerasus’tan (Kiraz) alan bu şirin ilimizde ise, Kurtuluş Savaşı’nın ünlü karakterlerinden olan, Mustafa Kemal’in muhafızı Topal Osman’ın mezarının da bulunduğu Giresun Kalesi’ni ve Giresun Adası’nı panoramik olarak görüyoruz. Ardından Fındık alışverişimizi yapacağımız dükkanımıza gidiyoruz. Fındıkla ilgili bilgileri alıp alışverişimizi yaptıktan sonra, Keşap ve Tirebolu üzerinden Karadeniz’in en gelişmiş ve en önemli şehri olan Trabzon’a ulaşıyoruz. Karadeniz’in bu güzel kentinde ilk olarak, kente tepeden bakan bir konumda, Soğuksu’da bulunan Atatürk Köşkü’nü gezeceğiz. (Atatürk Köşkü, bir süredir Trabzon Belediyesi tarafından tadilata alınmıştır. Tur tarihinde restorasyon henüz bitmediyse, köşkün olduğu Soğuksu’ya çıkılmayacaktır.) Son yüzyılın en önemli eserlerinden olan bu köşk, 1890 senesinde zengin bir Rum olan Konstantin Kabayanidis tarafından inşa ettirilmiştir. Atatürk’ün hayatı boyunca üç kez ziyaret ettiği, Dersim isyanının bastırılması planını yaptığı ve son olarak vasiyetinin bir bölümünü yazdığı bu muhteşem yapı, çam ormanlarıyla kaplı çevresi ve muhteşem güzellikteki çiçeklerle süslü bahçesiyle de misafirlerinin ilgisini çekmektedir. Atatürk Köşkü gezimizin ardından, Gülbahar Hatun Camii ve Zağanos Paşa Köprülerini de görerek, Ayasoyfa Camii’ne ulaşıyoruz. 1238 yılında Kommenos Krallığı tarafından kilise olarak inşa ettirilen bu muhteşem yapı, zaman içerisinde Cami, Kilise, Cephanelik ve Sığınma Alanı olarak da kullanılmıştır. Tevrat’tan sahnelerin de yer aldığı bu muhteşem yapıyla ilgili bilgileri rehberimizden dinledikten sonra Trabzon’a has el sanatlarından olan Kazaziye ve Gümüş Telkari Sanatı’nı tanımak üzere bir Gümüş Atölyesi’ne gidiyoruz. Burada Kazaziye ve Telkari hakkında bilgi alıp, alışverişimizi yaptıktan sonra, Gümüşhane - Trabzon il sınırını teşkil eden Zigana Geçidi’nden çift yönlü geçerek otelimize yerleşiyoruz. Konaklama ve akşam yemeği otelimizde.
3.Gün: Altındere Milli Parkı, Maçka, Sümela Manastırı, Zigana, Trabzon, Çay Fabrikası, Sürmene Bıçak Atölyesi, Solaklı Vadisi, Uzungöl, Lustra Karaster Yaylaları, Rize, Fırtına Vadisi
Karadeniz Turumuzun bu gününde, rehberimizin belirleyeceği saatte uyanıyor ve yepyeni bir güne merhaba diyoruz. Otelimizde alacağımız açık büfe kahvaltımızın ardından, ismini Arapça “Hamse” kelimesinden alan Hamsiköy’e ulaşıyoruz. Hamsiköy’de meşhur Hamsiköy Sütlacı’nın tadına baktıktan sonra, eski Rum dilinde yağmuru bol alan, yağmuru bol gören manasında olan “Mauçka” ya da şimdiki adıyla Maçka’dan geçerek, Coşandere’nin oluşturmuş olduğu Altındere Vadisi içerisinde bulunan Sümela Manastırı’na hareket ediyoruz. Vadiden yaklaşık 300 metre yükseklikte bulunan, bir Rum Ortodoks Manastır ve Kompleksi olan Sümela Manastırı, aynı zamanda Hıristiyanlık tarihinin en eski kiliselerinden bir tanesidir. Halk arasında Meryem Ana olarak bilinen Sümela Manastırı, ismini siyah anlamına gelen “melas” sözcüğünden aldığı bilinmektedir. Tarih boyunca Hıristiyanlık için oldukça önemli bir yere sahip olan Sümela Manastırına vararak rehberimizin anlatımları eşliğinde geziyoruz. Karadağ’ın eteklerine kayaların oyulmasıyla yapılan ve neden buraya yapıldığı ile ilgili çok çeşitli efsanelerin anlatıldığı Sümela Manastırı’nda; Rahip Odaları, Mutfak, Kaya Oyma Kilise, Kaya Freskleri, Su Kemerleri ve Ayazma başlıca gezi noktalarımız olacak. Buradaki gezilerimizi tamamlamamızın ardından Arsin üzerinden Araklı’da bulunan çay fabrikamıza ulaşıyoruz. Çay fabrikasında, çayın dalından koparılıp sofralarımıza gelene dek geçirdiği evreleri öğreneceğiz. Çay demlemenin en doğru yöntemini de buradaki gıda mühendisi arkadaşımızdan öğrendikten sonra Sürmene’ye hareket ediyoruz. . Osmanlı’nın izlerini halen daha taşıyan bu şirin sahil kasabasında meşhur Sürmene Bıçaklarını alabileceğimiz Bıçak Atölyesi’ne ulaşıyoruz. Sürmene Dövme Bıçakları hakkında bilgi alıp alışverişimizi tamamladıktan sonra öğle yemeği için mola vereceğiz ve Karadeniz sofralarının olmazsa olmaz tadı, Sürmene Pidesinin tadına bakacağız. Öğle yemeği sonrasında ise Karadeniz’in bir diğer simgesi olan Uzungöl’e doğru yol almaya başlıyoruz. Of ve Çaykara’dan geçerek Solaklı Deresi’ni takip edip Uzungöl’e ulaşıyoruz. Yıllarca takvimlerin sayfalarını süsleyen Uzungöl’e sizler de hayran kalacaksınız. Uzungöl’de vereceğimiz serbest vaktin sonrasında dileyen misafirlerimizle Yüksek Kaçkar Yaylaları turumuzu gerçekleştireceğiz. (Ekstra Kişi Başı 350 TL) Bu program kapsamında göreceğimiz Lustra, Karaster ve Yaylaönü Yaylaları hem kendi özellikleriyle hem de Uzungöl’e dair sunacakları manzaralarıyla sizleri büyüleyecektir. Bu yolculuk sırasında hem birçok yayla görecek hem de bolca sosyal medyalık fotoğraf çekme şansına sahip olacaksınız. Havanın sisli olması durumunda güney yaylalarından Demirkapı ve Haldizen Yaylaları gezilecektir. Uzungöl ve yüksek yayla gezilerimizi tamamladıktan sonra otelimize yerleşiyoruz. Konaklama ve akşam yemeği otelimizde.
4.Gün: Ayder Yaylası, Gelintülü Şelalesi, Fırtına Vadisi, Zilkale, Çat Vadisi, Palovit Şelalesi, Huser Yaylası, Borçka, Karagöl, Batum, Gonia (Apsaros) Kalesi, Çoruh Nehri, Ters Ev, Orta Camii, Piazza Meydanı, Astronomik Saat Kulesi, Avrupa Meydanı, Medea Heykeli, Katedral, Tiyatro Binası, Poseidon Heykeli, Çaça Kulesi, Ali ile Nino Heykeli
Karadeniz Turumuzun bu gününde, rehberimizin belirleyeceği saatte uyanıyor ve yepyeni bir güne merhaba diyoruz. Otelimizde alacağımız açık büfe kahvaltımızın ardından, Kaçkar Dağları’nın en güzel noktalarından biri olan Ayder Yaylası’na hareket ediyoruz. Ayder Yaylası’nda otobüsümüzden inerek beyaz bir duvak gibi yüzlerce metreden süzülmesinden adını alan Gelintülü Şelalesi’ni görerek fotoğraflıyoruz. Ardından Ayder Yaylası’nda serbest zaman veriyoruz. Serbest zaman sırasında muhteşem manzara eşliğinde unutulmaz fotoğraflar çekebilir, sabah kahvenizi içebilirsiniz. Serbest zamanımızın bitimiyle Ayder Yaylası’ndan ayrılarak yeşilin bin bir tonunu bulabileceğiniz muhteşem bir ekosisteme sahip olan, 2500 çeşit endemik bitkiye ev sahipliği yapan Fırtına Vadisi’ne hareket ediyoruz. Fırtına Vadisine ulaşmamız ile birbirinden farklı aktivitelerden dilediğinize katılarak eğlenceli anlar yaşayabilir ve doyumsuz manzaralar ile gününüzü unutulmaz kılabilirsiniz.
Fırtına Vadisi’nde gerçekleştirdiğimiz ekstra turlarımızın ardından, Borçka’ya hareket ediyor ve dileyen misafirlerimiz ile ekstra olarak Borçka Karagöl Turumuzu gerçekleştiriyoruz. (Ekstra Kişi Başı 400 TL) Borçka’da bineceğimiz minibüslerimiz ile Cankurtaran geçidi üzerinden yaklaşık 1 saat sürecek yolculuğumuz esnasında bir tünel hissi veren ağaçların içerisinden geçerek Karagöl’e ulaşıyoruz. 1800’lü yıllarda bugünkü Klaskur Yaylasının yakınında bulunan bir tepenin toprak kayması sonucu Klaskur Deresinin önünün kapanması ile oluşan Karagöl sizleri muhteşem doğası ve bol oksijeni ile kendisine hayran bırakacaktır. Zengin bitki örtüsü ve flora çeşitliliği ile doğal halini koruyan Karagöl’de zamanın durmasını isteyeceğiniz anlar yaşayacaksınız. Ortalama 1 saat sürecek serbest zamanımızın ardından tekrar minibüslerimize binerek Borçka’ya geri dönüyoruz. Karagöl Turumuzun ardından Hopa’da bulunan otelimize doğru hareket ediyoruz. Otele yerleşme ve akşam yemeğinin ardından gece ışıklandırmalarıyla meşhur Batum Turumuz için otobüsümüze binerek Sarp Sınır Kapısı’na geçiyoruz.
Sarp Sınır Kapısı’nda giriş işlemlerimizi tamamlayarak Gürcistan’a geçiyor ve gezimize başlıyoruz. Hz. İsa’nın 12 Havarisinden biri olan St. Mathias’ın mezarının da bulunduğu Roma döneminden kalan ve en son Osmanlılar döneminde kullanılan Gonio (Apsaros) Kalesi’ni panoramik olarak görüyoruz. Batum şehir merkezine doğru devam ederken Bayburt’tan doğup Batum sınırlarına kadar gelen Çoruh Nehri’ni ve üzerinde bulunan eski Gonio Köprüsü’nü göreceğiz. Ardından yapısı ile meşhur olan Ters Ev’i panoramik olarak görüyoruz. Sonrasında şehir merkezine ulaşarak 1886 yılında yapılmış Orta Camii’ni görüyoruz. Daha sonra mimarisi ile dikkat çeken St. Nicholas Kilisesi’ni görerek Avrupa şehir meydanlarını anımsatan Piazza Meydanı’na ulaşıyoruz. Batum için gezilecek yerlerin başında gelen Piazza Meydanı ilginç mimari yapıları ile küçük bir İtalyan Kenti gibi görünmektedir. Burada vereceğimiz fotoğraf molasının ardından Avrupa Meydanı’na doğru yürüyüş gerçekleştiriyoruz. Yürüyüşümüz sırasında Prag ve Venedik’te benzerlerine rastlanan Astronomik Saat Kulesini ve Medea Anıtı’nı görerek Avrupa Meydanı’na giriş yapıyoruz. Avrupa Meydanı’nda yükselen, Kafkasların mitolojik yüzünü yansıtan Medea Heykelini görüp rehberimizden bilgiler aldıktan sonra Tarihi Meryem Ana Katedral Kilisesi ve Tiyatro Binası’nı görüyoruz. Ardından Yunan Tanrılarından biri olan Deniz Tanrısı Poseidon Heykeli’ni ve Çaça Kulesi olarak bilinen İzmir Saat Kulesi’nin kopyası olan saat kulesini görüyoruz. Daha sonra Batum Limanına ulaşarak aşkları filmlere konu olmuş Ali ile Nino Heykelini görüp rehberimizden hikayesini dinliyoruz. Ardından 130 metre yüksekliğinde olan Gürcü Alfabesinin ve insanının özgürlüğünü sembolize eden Alfabe Kulesini görüp, Batum Bulvarında serbest zaman veriyoruz. Serbest zamanımızın ardından Batum’a veda ederek Sarp Sınır Kapısı’na doğru yola çıkıyoruz. Türkiye’ye girerken Duty Free’den rehberimizin belirleyeceği zaman süresince alışveriş yapma imkanı bulabilirsiniz. Çıkış işlemlerimizi gerçekleştirdikten sonra otobüsümüze binerek otelimize doğru hareket ediyoruz.
Türkiye ile Gürcistan Devletleri arasında yapılan anlaşma gereği TC vatandaşları Batum’a üzerinde TC kimlik numarası bulunan nüfus cüzdanı ile geçiş yapabilmektedir. Nüfus Cüzdanı dışındaki kimlik kartları ile (ehliyet, kurum kimlikleri vs.) geçiş yapılamamaktadır. Ailesi ile birlikte (Anne ve babası aynı anda) seyahat etmeyecek olan 18 yaş altı misafirlerimizin Batum’a geçişleri için Noter’den onaylı Muvafakatname almaları gerekmektedir. Bebekler ve çocuklar da dahil olmak üzere kimliklerde fotoğraf olması zorunludur. Nüfus cüzdanlarının yıpranmamış olması ve 10 yıldan eski olmaması gerekmektedir.
Resmi olarak 01.09.2020 tarihi itibari ile eski nüfus cüzdanları ile Batum’a geçiş sağlanmamaktadır.
Misafirlerimizin yanında TC nolu nüfus cüzdanını bulundurması zorunludur. 150 TL olan yurtdışı çıkış ücreti misafir tarafından ödenir.
5.Gün: Çayeli, Rize Bezi Atölyesi, Haremtepe Çeçeva Çay Bahçesi, Giresun, Ordu, Samsun, Bandırma Vapuru
Karadeniz Turumuzun bu gününde, rehberimizin belirleyeceği saatte uyanıyor ve yepyeni bir güne merhaba diyoruz. Otelimizde alacağımız açık büfe kahvaltımızın ardından, ülkemizin ünlü bezlerinden olan Rize Bezi alışverişi için Rize Bezi Atölyesine hareket ediyoruz. Rize Bezinin en büyük özelliği vücuttaki teri çekip vücudun serin ve nemsiz kalmasını sağlamaktır. Rize Bezi alışverişi için vereceğimiz alışveriş molası sonrasında dileyen misafirlerimiz ile bizleri bekleyen minibüslerimize binerek Haremtepe Çeçeva Çay Bahçeleri turumuzu gerçekleştiriyoruz. (Ekstra Kişi Başı 250 TL) Çeçeva Köyü’nde uçsuz bucaksız çay tarlalarının arasında birbirinden güzel fotoğraflar çekebilirsiniz. Çeçeva çay bahçeleri turumuzun ardından otobüsümüze dönerek, Mustafa Kemal Atatürk’ün 19 Mayıs 1919’da Kurtuluş Mücadelesini başlattığı, Yeşilırmak ve Kızılırmak gibi yurdumuzun simge iki nehrinin de denize döküldüğü yer olan Samsun’a hareket ediyoruz. Samsun’da ilk olarak Amazon Köyü’nü ziyaret ediyoruz. Ardından Mustafa Kemal Atatürk’ün Milli Mücadeleyi başlatmak için 19 Mayıs 1919’da 18 arkadaşıyla birlikte Samsun’a geldikleri Bandırma Vapuru’nu ziyaret ediyoruz. Burada rehberimizden bilgiler alıp kısa bir fotoğraf molası vermemizin ardından otelimize doğru hareket ediyoruz. Konaklama ve akşam yemeği otelimizde.
6.Gün: Samsun, Onur Anıtı, Mantıka Palas, Gazi Müzesi, Sinop, Tarihi Sinop Cezaevi, Hamsilos Koyu
Karadeniz Turumuzun bu gününde, rehberimizin belirleyeceği saatte uyanıyor ve yepyeni bir güne merhaba diyoruz. Otelimizde alacağımız açık büfe kahvaltımızın ardından, Samsun’u gezmeye devam ediyoruz. Bugünkü ilk gezi durağımız Atatürk Onur Anıtı olacak. Avusturalyalı Heykeltraş Henry Kriphel’e 1931 yılında yaptırılmış olan bu anıtı görüp, anıt önünde grup fotoğrafımızı çektirdikten sonra, Atatürk’ün Samsun’a geldiğinde konakladığı otel olan Mantıka Palas, şu anki adıyla Gazi Müzesi’ni ziyaret ediyoruz. Gazi Müzesi gezimizin ardından, yurdumuzun en kuzeyinde bulunan Karadeniz’in deniz cenneti olan Sinop’a hareket ediyoruz. Sinop’ta ilk olarak öğle yemeğimizi alıyoruz. Yöresel Sinop Mantısını yedikten sonra, Tarihi Sinop Cezaevi’ni geziyoruz. Bir dönem “Anadolu’nun Alkatrazı” olarak tanımlanan Sinop Kapalı Cezaevi, 1999 yılında müzeye çevrilmiştir. Cezaevi gezimizin ardından, dileyen misafirlerimizle birlikte yaklaşık 1 saat sürecek olan Ekstra Sinop Tekne Turumuzu gerçekleştiriyoruz. (Ekstra kişi başı 200 TL) Tekne turumuzun ardından Hamsilos Koyu’na hareket ediyoruz. Denizin bir nehir gibi kara içine girdiği Hamsilos Koyu ve Akliman Koyu gibi eşsiz güzellikteki iki doğal limanı içerisinde barındıran tabiat parkı, ormanlık alanları ve zengin bitki örtüsü ile bir doğa harikasıdır. Burada vereceğimiz serbest zaman sırasında doğal güzelliğin tadını çıkartabilir, hatıra fotoğrafları çekebilirsiniz. Serbest zamanımızın ardından Ankara Havalimanı’na gidiyor ve yeniden görüşmek üzere sizlere veda ediyoruz. Bir başka Cyprus Xp Travel organizasyonumuzda tekrar görüşmek üzere vedalaşıyoruz.